Avrupa Parlamentosu seçimleri yaklaşıyor: Son anket ve analizler ne söylüyor?

LEFKOŞA – Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri yaklaşırken, kamuoyu araştırmaları ve analizler, aşırı sağ partilerin artan bir şekilde güç kazanacağını öngörüyor.

6-9 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek bu seçimlerde, Avrupa’nın 27 üyesinden 350 milyondan fazla kişi oy kullanacak ve 720 yeni milletvekilini seçecek. Sandıktan kayda değer sonuçlarla çıkması beklenen aşırı sağcı partilerin yeni dönemde ortak bir cephe üzerinde anlaşmaları uzak bir ihtimal olarak görülse de uzmanlar aşırı sağın Avrupa’nın genelinde kalıcı bir şekilde güçlenme emareleri gösterdiğine dikkat çekiyor.

Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyesi iki komşusu Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nde de aşırı sağın sandıktan kayda değer sonuçlarla çıkması bekleniyor.

AŞIRI SAĞ PARTİLERİN ÖNLENEMEYEN YÜKSELİŞİ

Avrupa’da yapılan son kamuoyu yoklamaları, aşırı sağcı partilerin AP’de önemli oranda sandalye kazanacağını gösteriyor. Konuyu gündeme taşıyan Yunanistan’da ana muhalefete yakın yayın yapan Efimerida ton Sintakton ve İngiliz The Economist gibi basın kuruluşları, özellikle Fransa’nın Marine Le Pen’in önderliğindeki Ulusal Birleşme (Rassemblement National, RN) ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin İtalya’nın Kardeşleri (Fratelli d’Italia) partilerinin AP seçimlerinde yüksek oy oranlarına ulaşmasının beklendiğine dikkat çekiyor. Bu partiler, sırasıyla Kimlik ve Demokrasi (ID) ve Avrupa Muhafazakarlar ve Reformistler (ECR) gruplarının en güçlü üyeleri arasında yer alıyor.

The Economist‘in analizine göre, geçmiş Avrupa Parlamentosu seçimlerine kıyasla, aşırı sağcı partiler bu kez daha fazla destek topluyor. İtalya’da 2022’de aşırı sağcı bir parti iktidara gelirken, 2023’te Geert Wilders’ın Müslüman karşıtı popülist Özgürlük Partisi (PVV) Hollanda seçimlerini kazandı, ancak hükümet kurmayı başaramadı.

PARÇALI YAPININ ZORLUKLARI

Her ne kadar aşırı sağ partiler kayda değer bir şekilde güç kazanacak gibi görünse de bu partilerin birleşerek tek bir blok oluşturması şimdilik zor görünüyor. ABD merkezli Politico haber sitesinin analizine göre, aşırı sağ grupların milliyetçi ve egemenlik yanlısı söylemleri, ortak bir politika üzerinde birleşmelerini zorlaştırıyor. Bu durum, aşırı sağın bir araya gelip birlikte hareket edememe ihtimalini de artırıyor. Örneğin, geçtiğimiz hafta Almanya’nın aşırı sağcı partisi AfD, bir üyelerinin Nazizmi destekleyici açıklamaları nedeniyle ID grubundan ihraç edildi. Ayrıca, Polonya’nın ECR üyesi partileri, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın Fidesz partisinin gruba katılma fikrine olumsuz baktı.

İşbirliği konusundaki zorluklara rağmen, bazı aşırı sağ partiler arasında koalisyon kurma çabaları devam ediyor. Marine Le Pen, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’yi Avrupa Parlamentosu’nda büyük bir aşırı sağ grup oluşturma konusunda ikna etmeye çalışıyor. Ancak, daha önceki örneklerde olduğu gibi, ulusal çıkarlar ve egemenlik konusundaki derin farklılıklar bu tür bir iş birliğini uzak bir ihtimal olarak gündemde tutuyor.

SON TAHMİNLER

Şu anda Avrupa Parlamentosu’ndaki en büyük grup, Avrupa Halk Partisi (AHP, EPP) olarak bilinen merkez sağ grup. EPP’nin mevcut başkanı Alman politikacı Manfred Weber. Politico‘nun projeksiyonlarına göre, EPP seçimlerden sonra da en büyük grup olmayı sürdürecek ve 720 sandalyeli Avrupa Parlamentosu’nda 170 sandalye kazanacak. Ancak aşırı sağcı ECR ve ID grupları toplamda 144 sandalye kazanmayı hedefliyor. Ayrıca, Fransa’daki Ulusal Birleşme Partisi’nin ve Almanya’daki AfD’nin dikkate değer oranlarda sandalye kazanması bekleniyor. Le Pen’in partisi ID grubunda en güçlü ulusal parti olmayı hedeflerken, Meloni’nin İtalya’nın Kardeşleri partisi ECR grubunun en büyük ulusal partisi olma yolunda.

SOLUN DURUMU

Avrupalı basın kuruluşları yaklaşan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde sol grupların büyük sorunlarla karşı karşıya olduklarına dikkat çekiyor. Yeni dönemde Avrupalı seçmenlerin öncelikleri arasında Ukrayna ve Gazze’deki savaşlar gibi çatışma bölgeleri, yaşam maliyeti ve enerji fiyatları, iklim değişikliği ve emeklilik politikaları öne çıkıyor.

Son anketler bu kritik meselelerde başta sosyal demokratlar olmak üzere yeni AP için mücadele veren sol oluşumların politikalarının doğrululuğu için seçmenleri tam anlamıyla ikna edemediklerini gösteriyor. Sosyal demokratlar yeni AP’de ikinci büyük grup olmaya yeniden aday. Ancak uzmanlar bu grubun yarıştan birincilikle çıkmasını öngörmüyor.

YUNANİSTAN VE KIBRIS’TA DA AŞIRI SAĞ ZEMİN KAZANIYOR

Avrupa genelindeki siyasi trende uygun olarak Türkiye’nin iki AB komşusunda da aşırı sağ, yaklaşan seçimlerde yeni kayda değer sonuçlarla imza atmaya hazırlanıyor.

Yunanistan’da yapılan son anketlerde, eski gazeteci ve kitap tanıtıcısı Kiriakos Velopoulos’un önderliğindeki Helen Çözümü’nün ülkenin dördüncü partisi olmak için Yunanistan Komünist Partisi (KKE) ile kıyasıya bir çekişme içerisine girmiş olduğunu gösteriyor. Söz konusu aşırı sağcı oluşum yüzde 7-9 bandındaki oy oranı ile iktidardaki Yeni Demokrasi Partisi’ni, ana muhalefetteki SYRIZA’yı ve PASOK’u takip ediyor. Helen Çözümü bazı anketlerde az fark ile KKE’nin önünde dördüncü sırada konumlanırken son haftalardaki kamuoyu araştırmalarında hafif bir düşüş sergileyerek AP yarışını beşinci sırada tamamlıyor.

Yunanistan’da bir dizi diğer aşırı sağcı oluşumun yaklaşan seçimlerde nasıl bir performans sergileyecekleri merakla bekleniyor. Bazı uzmanlara göre Helen Çözümü ile beraber kilise çevrelerinin desteğine sahip olan NİKİ de yeni AP’ye vekil gönderebilir.

Kıbrıs’taysa aşırı sağcı ELAM’ın Avrupa Parlamentosu’na bir vekil göndermesine kesin gözü ile bakılıyor. Kıbrıs’ın Avrupa Parlamentosu’nda altı sandalyesi bulunuyor.

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)